Zirve’nin hikayesi “Hanife MERT”
Zirve’nin hikayesi “Hanife MERT” Bu gün sizlere çok farklı bir konudan bahsetmek istiyorum.
Topluma Yön veren kadınlar..
Her Gün yeni bir başarı hikayesini duyarak güne başlıyoruz, kimi zaman bize mutluluk kimi zaman da motivasyon sağlıyor. Voleybol milli takımımızın ardından bu gün sizlere yılın kadın yazarı seçilen aynı zamanda uzun yıllardır öykü ve makale yazarlığı yapan bir hanım efendiden bahsetmek istiyorum.
Kendisi bir eş, bir anne ve başarılı bir yazar aynı zamanda..
Hanife Mert..
Hanife hanım yılın kadın yazarı ödülünüzün ardından bizleri geri çevirmeden yoğun çalışma temponuz da bizlere de vakit ayırdığınız için şahsım ve tüm ekibim adına ilk önce teşekkür etmek istiyoru..
- Hoşgeldiniz, bende çok mutlu oldum.
Hanife MERT kimdir? Diye sorsam kendinizi nasıl tanıtırsınız.
— Yozgat doğumlu memur bir ailenin çocuğuyum, bende sizler gibi sıradan bir hayat sürüyorum. Eşim ve iki kızımla mümkün mümkün olduğu kadar çok vakit geçirmeye çalışıyorum. Muş’ta başladığım tahsiline, İstanbul’da devam ettim. 1982 yılında yerleştiğim Eskişehir Anadolu Üniversitesi, İktisat bölümünden 1986 yılında mezun olarak yüksek öğrenimimi tamamladım. Özel sektör ve kamu kurumlarının muhasebe servisinde muhasebe müdürü olarak uzun yıllar görev yaptım. 2008 yılında Mersin Deniz Ticaret Odası’ndan emekli oldum. Çalışma hayatım botunca da içimde yazmak ile ilgili heves vardı ama yogun iş hayatımda buna pek fırsat bulamıyordum.
Sıradan diyorsunuz ama bunca eser ve başarı nasıl geldi o zaman?
— Deminde bahsettiğim gibi yazmak hep içimde vardı, sanki eksik bir yanımmış bibiydi, beni tamamlayacak olan. Yazmak üretmek emekliliğimde ilk yapılıcak işler arasındaydı. Yaradılış olarak biraz hayalperest, biraz heyecanlı, çok araştırmacı bir yapım var. Çok enerjiğim, Tek bir işle yetinemediğim için bir çok konuya olan merakım beni yazarlığa sürükledi. Merak olunca, derin araştırmalarla bunu besliyorsunuz, mükemmeliyetçi bir yapım olduğu içinde en iyisinin peşinden koşuyorsunuz. Başarı kaçınılmaz oluyor.
Eşiniz bu duruma ne diyor?
— Eşim sağolsun, beni sürekli her konuda destekleyen bir yapısı vardır, zaten bir çok konuda beni o iteklemiştir. Aile olarak eşim olsun, çocuklarım olsun sonsuz destekleri her dönem gördüm ve görmeye devam ediyorum.
Yazarlıktan bahsedelim mi birazda? Aktif olarak yazmaya nasıl başladınız?
— En sevdiğim konu, 2010 yılında blog yazmaya başladım, felsefi, sosyal ve kültürel içeriklerde. Bunun yanı sıra amatör olarak şiir, öykü ve makalelerim oldu. Ardından gelen denemeler ilgi görmeye başlayınca bende profesyonel olarak yazabileceğimin farkına vardım.
İlk kitabım 2015 yılında yazdığım “Düş Batımı” isimli romanım çok ilgi gördü, ardından 2017 yılında “Bakış Acısı” ve 2021 yılında “Fırçadaki Son Şiir/ Bir Orhan Veli Romanı”, 2022 yılında “Yolculuk” adlı kişisel gelişim kitaplarım yayınlandı.
Bütün bu eserlerinizden beklediğiniz ilgiyi görebildiniz?
— Evet hatta beklediğimden daha fazla ilgi gördüm ve bana bir çok ödül kazandırdı.
Haklı gururunuzu anlıyorum, Yılın Kadın yazarı ödülünden bahsedelim mi?
— Tabikii
YILIN KADIN YAZARI değilki sadece, Altın Melek Ödüllerinde “Yılın En İyi Çıkış Yapan Kadın Yazarı”, 2022 yılında Mersin Şairler ve Yazarlar Derneği tarafından verilen Geleneksel Edebiyat Ödülleri Kapsamında Yılın Yazarı ödülünü aldım.
Bu ödülleri haketmenin gururu beni daha da çok yazmaya teşvik ediyor. Aklımda bir çok yazmak istediğim konu var, ödüllerimi alırken bile tek düşündüğüm sıradaki hangisi olacak, hangidinden başlamayalım oluyor.
Yazmak ve ailenizle ilgilenmekten başka neler yapıyorsunuz?
— Halen Mersin Güney Gazetesi “Özgür Kalem” köşesinde Köşe Yazarlığı yapmaktayım. Ayrıca İlim ve Edebiyat Eseri Sahipleri Birliği İLESAM’a ait; İlim ve Edebiyat Dergisi, Mersin Şairler ve Yazarlar Derneği’ne ait; Maki Dergisi ve İçel Sanat Kulübü Dergisi’nde öykü, deneme ve makalelerim yayınlanmakta.
Gördüğüm kadarı ile dolu dolu bir hayatınız var, bize bu fırsatı bize verdiğiniz için, bu keyifli sohbet için ayrı ayrı teşekkür ederim. Yeni kitabınız çıktığında tekrar bir röportaj sözü almak istiyorum.
— Tabi neden olmasın, bende çok mutlu oldum, hem geçmişi hatırladık, hemde kendimden bahsetme imkanı verdiğiniz için ben teşekkür ederim.
sektornews.com özel röportajı
Yorum gönder